Tokyo:Sonunda Masal Şehrinde

Bu durumda laptopın masum.Onu unutan sensin
dedim portakal suyumu yudumlarken.Sonra tek bir hareketle Maiden kitabımı aldım ve kaldığım sayfayı açtım.

"haklı."lulu'nun kitabını elinden aldım."sonrada okuyabilirsin"birazcık okuadan durabilse nolurdu ki??

Mai nin elinden kitabı kaptım ve kapağı açtım az okudum (ama süper hızımdan dolayı kitabı yarılamıştım.

Güzelmiş

İkisinede 'gıcık' der gibi bir bakış attım.
Kuzen bana mı diyorsun?800 sayfayı istersen 30 dakikada bitirsin ve çok da kasmana gerek yok.
dedim ve güldüm.O sırada Luke'u gördüm.Ona el sallayıp,seslendim.

gülüp başımı salladım.birine seslendi."o kim?"dedim

Yeni tanıştığım biri
dedim ama hey kimi kandırıyordum?Bu yeni tanıştığım çocuk fiziksel güzelliği dışında,beni güldürüyor,kendimi güzel hissettiriyor ve kendimi gerçekten özgür ve mutlu hissetmeme neden oluyordu.Yanımıza gelince sanki ikisi kayboldu.Sadece o ve ben vardım.Hemen karşımdaki koltuğa oturdu ve konuşmaya başladık.

Bunlar başka bir aleme daldı
dedim ve Mai'ye döndüm
Imm insanları tanımayı severim.Seni tam tanımıyorum.Nelerden hoşlanırsın neler yaparsın

sırıttım."hmmm mistik olayları araştırırım genellikle.şu an reenkarnasyona takmış durumdayım ve sanırım lulu bir gevezenin reenkarnasyonu.sen?"dedim

Tatlılardan ve animelerden hoşlanırımeğer ilgimi çekerse dedektiflik olaylarını araştırırım.
dedim garip bir şekilde

Luke'un telefonu çaldı.O da onla konuşmaya başladı.Ben hala Luke bakarak,
Geveze reekarnasyon seni hala duyabiliyor.Lütfen çeneni kapa kuzin.Bu arada Allen alındım,beni tanımak istemiyorsun sanırım.
dedim dalgayla karışık ciddiyetle.O sırada Luke konuşmasını bitirmişti.Sanırım başından sağmıştı.Benim için miydi?Kalbim hızlandı bir anda.Neden bir erkek beni bu kadar heyecanlandırıyordu anlamamıştım.O sırada Luke'un bana bir şey sorduğunu fark ettim.Bende hemen cevap verdim.Konuşmamız böylelikle kaldığı yerden devam etmiş oldu.

"ne yani yalanmı reengeveze?"dedim ve sırıttım.allen'a döndüm ve"hmm,cinayet konulu animeler gibi?"dedim

Aynen öyle.
dedim
aslında animedeki olayları yazıp sonunu tahmin etmeyi seviyorum ve çoğu zaman doğru çıkıyor
diye ekledim

Onları aldırmadan konuşmaya devam ettik.Beni yürüyüşe davet etti bende başımı salladım.
Hey çocuklar,geliyor musunuz?
dedim.

"ilginç,medyum falansın ozaman?"dedimve sırıttım."ne dersin gidelimmi?"diye sordum

Bana uyar
diyerek cevap verdim koltuktan kalktım ve elimi cebime soktum.Kambur bir şekilde yürümeye başladım

Yürürken biz Lukela konuşmaya devam ettik.Aslında kuzen ve Allenla da ilgilenmemek kabalıktı ama kendimi onla konuşmaktan alıkoyamıyordum bir türlü.

bir süre sonra kuzenimin bizi takmadığını 'tekrar' fark ettim.gidip koluna girdim ve"dünyadan reengevezeye"diye kulağına fısıldadım ve sonrada kulağına üfledim.

Kulağıma üflendiğinde ürperdim ve gözlerimi kırpıştırdım.
İyiyim kuzen.Pardon
diye geri fısıldadım kulağına.Luke'a onları tanıttım ve onları da konuşmaya aldım.

bilekliğim aniden titreşti hemen kulaklığı taktım ve laptopu açtım mesaj şuydu

Uçak gönderildi.Acilen dön
Diğerlerine gitmem gerektiğini söyledim ve koşarak uzaklaştım

İlginç...
diye düşündüm ama hala onlarla konuşmaya devam ediyordum.Ona 'Kal,gitme,hoşçakal' demeyecektim.Çünkü biliyordum ki onu daha sonra görecektim.İçime doğmuştu bu his.Emindim.

"noldu şimdi?"diye sordum.kuzenim hala çene çalıyordu ama beni duyabildi.

Omuz silktim.
Bilmiyorum kuzen.Bilmiyorum.
dedim.O sırada üstümde iki göz hissettim.Hemen Luke'a baktım.Gözlerini kaçırdı,kızarıp.Bende elini tuttum ve ona gülümsedim.
Kuzin,gel!
dedim ona yürürken.

Uçaktan inmiştim
Neden aniden çağırdın abi
Bilkent başvurunu kabul etti
Aman ne önemli

gece her zamanki gibi uyandım ve lulu'nun terler içinde kalıp çırpındığını gördüm.onu omuzlarından tutup sarstım."uyan lulu!!"